Editörün Notu: BÜSAS’ta yaz, finaller biter bitmez gittiğimiz Kaş gezisi ile başlar. Final sınavlarımız için bize güç veren şeydir ufuktaki Kaş gezisi. Bu sene de, döndüğümüzde günlerce fotoğraflara bakmaya ve “Kaş ne güzeldi ya!” demeye doyamadığımız kadar keyifliydi her şey. Eski 2*’larımızdan Berfin Yardımcı; bir yandan Scuba temposu bir yandan eğlence tutkusuyla gözümüzden kaçanları bizim için ölümsüzleştirdi. Böylece bu efsane gezi de “derin arşivler”de yerini aldı. Yazıyı bitirince yüzünüzde bir gülümseme olacağını garanti ederim, keyifli okumalar!
2022 Kaş gezisi muhtemelen hayatımdaki özel yerini hep koruyacak. Çünkü biricik dönemimden kimilerimiz BÜSAS yolculuğuna eski 2 olarak devam ederken kimilerimiz ise 3* olarak YK görevlerine başlamış ve ilk büyük gezilerini gerçekleştirmiş oldular. Dönemin en büyüğü olarak ben de onların gündüz dalıştan, gece malzodan kaldıramadıkları kafalarından, her saniye düşünceli gözlerinden kaçan güzel anıları aktarmaya geldim. İşte benim gözümden Kaş SCUBA 2022:
Arkamızda Uyuyan Dev önümüzde maviyle yeşilin muhteşem birleşimi, Phellos’un kapısından valizleri çekerek girerken 15 saatlik bir yolculuğun ardından üzerimize olan tükenmişlik hissinin yerini yanık tenli SDci arkadaşlarımızı görmemizle birlikte bir aidiyet hissi alıyor. Odalarımıza yerleştikten sonra türlü havuz oyunları, Bodrum’da olduğu gibi, ilk gece Rock Bar geleneğini sürdürerek Quanto Rock Bar’a gidiyor, sonraki gün dalacak olmanın heyecanıyla “boş” günü tamamlıyoruz.
İlk dalış günü bölgesi: Limanağzı, amir: Ece. Bir yanda uçak batığı öteki yanda canlılık dolu yamacıyla zengin bir dalış bölgesi olan bu limanda güne eğitim dalışlarıyla ve kebaplarla başladık. Kimi 1*larımız ilk kez dalıyor olmanın keyfini yaşarken kimileri de Bodrum/Kemer gezilerinde edindikleri yetkinlikleri pratik etme şansı buldular. Eski 2ler içinse hava hoş, dalıyoruz işte…
İlk dalış günümüzün akşamını hem müziğin hem katın bizde olduğu Tedavi’de bitiriyoruz. Bolca dansın edildiği, dalış deneyimlerinin paylaşıldığı güzel bir gecenin ardından geceyi sonlandırıyoruz.
İkinci gün amirimiz Yağmur bizi, dalıcılara küçük bir resif deneyimi sunan Heybeli’ye götürüyor. Adeta akıntı dalışı yaptığımız Heybeli’de açıklardaki Akya’lara hayranlık duyarak, aslan balıklarının sayıca çokluğuna şaşırarak hız kesmeden dalışlarımıza devam ediyoruz.
İkinci günün akşamında, Kaş’ı BÜSASlılar için Kaş yapan, kimilerine göre en güzel mekan olan Red Point’e gidiyoruz. Dalıcılarımız yorulmuş olacaklar ki sayıca oldukça az ve sakin başlayan gece, ilerleyen saatlerde adeta bir dans pistine dönüşüyor ve YKlarımızın toplantı çıkışı son dakika ziyareti, Hakan Abi’nin efsane dans figürleri ve dans çemberleriyle Red Point bizler için unutulmaz bir geceye dönüşüyor.
Dalış gezimizin üçüncü gününe amirimiz Melih bizi harika bir dalış bölgesi olan Neptün’e götürüyor. Navigasyon açısından dalıcılar için iyi bir sınav bölgesi olan Neptün’de hem gemi batığını, hem reefi hem de fok mağarasını birden görebilenler oldu mu bilmiyoruz, olmadıysa bir dahaki geziye kalsın. Bu üçlüden herhangi birinin bile büyüleyici olduğunu söylemeden geçmemek gerektiği kesin.
Üçüncü gün akşamında herkesin gitmeyi iple çektiği QUEEN’e gidiyoruz. Gidenler bilir, gitmeyenler bizden duymuş olsun; gezinin en efsane, en danslı, en eğlenceli gecesini burada geçiriyoruz. Sonrasında ise hala enerjisini atamamış küçük bir ekip olarak kendimizi yıldızların altına, Küçük Çakıl Plajı’nın sakin sularına bırakıyoruz.
Dördüncü güne biraz zorlu bir bölge olması sebebiyle Camel Reef’e 2* üstü bir dalışla başlıyoruz. Sayısız Orfoz ve Lahoz gördüğümüz bu dalışta kimilerimizin duygudan gözlerinin dolduğu bile söylendi. Erken kalkmaya kesinlikle değen bu bölgeden sonra 1*larımızı sahilden kaptığımız gibi rotamızı günün ikinci dalış bölgesine, Özer’in amirliğinde Güvercin Adası’na çeviriyoruz. Denizanalarının sayıca çokluğu, kırlangıç balığı, dülger, kornetfish, vatoz gibi birçok deniz canlısı ve açık suda dalış deneyimi geziye ayrı bir tat katıyor ve dördüncü dalış günümüzü her zaman olduğu gibi keyifle sonlandırıyoruz.
Kaş’ın harikaları saymakla bitmiyor. Su altını keşfettiğimiz kadar su üstünde de keşfedilecek bir sürü yer olduğunu biliyoruz. Peki, su üstündeki yerleri böylesine yoğun bir gezide keşfin en kolay yolu nedir? Tabii ki Uyuyan Dev’e tırmanmak! Böylece tüm Kaş’ı tek seferde kadrajınıza sığdırıp ne var ne yok görebilirsiniz. Her Kaş SCUBA gezisinin 3. veya 4. Günü klasiği olan Uyuyan Dev’e tırmanışı böylece dördüncü günün sonunda Özgün ve Yılmaz’ın rehberlikleriyle gerçekteştiriyoruz.
İnanılmaz manzarayı doyasıya içimize çektikten, hafızamıza kazıdıktan sonra bröve dağıtımları için Kaş’ın en cool mekanlarından olan Loop’a geçiyoruz. Brövelerini alan tüm dalıcılara tebrikler, alamayanları Saroslar’a bekliyoruz 😊
Geldik beşinci dalış günümüze, amir Ecem dalış bölgemiz Oasis. Bilmeyenler için; Oasis vaha demek, bölgeye adını veren küçük kayaya ulaşmak için tekneden dalışa geçerek uzun bir açık suda kum üstü yüzüş yapmanız gerekiyor. Tam “Her yer kumluk” diye düşünürken derinlerinde Orfoz ve Lahoz’lara ev sahipliği yapan kayayı turlayabilir, dalış rotasını batık ve posidonyaların üzerinden tekneye dönecek şekilde ayarlayabilirsiniz. Nitekim, biz de bu rotayı kendimize belirledik ve navigasyon yeteneklerimizi konuşturduk.
Son gece eğlencemizde gezi boyunca bizi en eğlendiren mekana, Queen’e geri dönüyoruz. Bir Kaş gezisini daha geride bırakıyor olmanın buruk mutluluğuyla beraber doya doya eğlenip son gecemizi de bitiriyoruz.
Ve son dalış günündeyiz! Amirimiz İdil, dalış bölgesini gezinin son gününe yakışır şekilde seçiyor. Herkesin Kanyon dediğini duyar gibiyim. Free fall keyfi, inanılmaz yer şekilleri, kovuklar ve yarıklar bize unutulmaz bir son gezi günü sunmuş oluyor.
Büsas’ta bir gelenektir, başkan her gezi son gün zorla suya atılır. Biz de önce bu geleneği yerine getirip sonra atabildiğimiz herkesi attık ve son bir kez Kaş’ın serin sularında yüzme keyfimizi yapıp gezinin suya dair kısmını sonlandırdık…
Not: BÜSAS’ta gezi, Malzo’da biter elbette… Tüm eşyaları İstanbul’a gitmek üzere otobüse yükleyip uzun ve uykulu yolculuğun sonunda Malzo’muza ulaştık.
Not2: Bera’nın adını göremeyenlere dipnot, amirliği için 2023 Bodrum Gezisinde görüşmek üzere <3